Küçük Oteller Derneği’nin kurucularından Adnan Mordeniz ile
küçük oteller üzerine bir söyleşi gerçekleştirdik. Aynı zamanda derneğin Genel
Sekreteri olan Adnan Mordeniz, küçük oteller üzerine sorduğumuz soruları
yanıtladı.
Küçük otellere olan ilginin artmaya devam ettiğini söyleyen
Adnan Mordeniz, “Karşımızda yeni bir nesil var ve o neslin ihtiyaçlarıyla,
kullanım alışkanlıklarıyla, davranış biçimiyle en iyi örtüşenin küçük otel
modeli olduğu tüm dünyada görülüyor” dedi.
Turizmde bu sene yaşanan sıkıntılar ortada. Bu kriz küçük
otelleri nasıl etkiledi?
Bu sene çeşitli sebeplerden ötürü sezonun geç başlaması,
özellikle dış basında geniş yankı bulan ülkemizdeki terör tehdidi ve
karşılaştığımız konjonktürel sıkıntılar sebebiyle turizm ciddi ölçüde kan
kaybetti. Bu durum; ölçek ekonomisinden ötürü küçük otelleri standartlarını
kaybetme anlamında ciddi bir riskle karşı karşıya bıraktı. Temmuz ayında tüm
üyelerimizle yaptığımız anket çalışması şunu gösteriyor ki; Türkiye’nin her bölgesinde
ciddi kayıplar var. Üyelerimizin %75i geçen seneye oranla daha düşük
doluluklarla çalıştıklarını ifade etti. Doluluklarını arttırabilenler ise
ciroda aynı artışı sağlayamamakta, hatta düşüşle ilk yarıyı kapatmış
durumdalar.
Yaşanan kriz nedeniyle Küçük Oteller Derneği olarak
üyelerinize hangi uyarılarda bulunuyorsunuz
Üyelerimizle sürekli olarak iletişim halindeyiz ve düzenli
olarak toplantılar yapıyoruz. Geçtiğimiz haftalarda düzenlediğimiz; sektör
öncüleri ile beraber 70 kadar üyemizin katılım gösterdiği “2015i Kaybettik,
2016’yı Kurtarabilir Miyiz?” konulu toplantıda hep beraber çözüm önerilerini
tartıştık. Üyelerimize pazar çeşitlendirmesine gitmelerini tavsiye ediyoruz.
Özellikle son dönemde Türkiye’ye ilgileri artan Çin, Uzakdoğu, Latin Amerika ve
Avustralya gibi pazarlara yönelebilirler. Bunun yanı sıra şuan cruise
extentionları ile ilgili bir çalışma yapıyoruz. Cruise misafirleri artık
otellerini kendileri seçmeye ve büyük zincir oteller yerine daha nitelikli
butik otelleri tercih etmeye başladılar. Bu kanalda varlığımızı güçlendirmeye
çalışıyoruz. Bunların yanı sıra farklı segmentlere de yönelebilirler; örneğin
business misafire hitap edebilecek üye otellerimiz var, o kanalı
genişletebilirler. Üniversiteler ve çeşitli sivil toplum kuruluşları da yine
bizim üye profilimize uyacak bir segment. Tüm bu konularda çeşitlendirme ve
pazar araştırmalarına dernek olarak devam ediyoruz ve 2016dan daha az hasarla
çıkmanın çözüm yollarını üretmeye çalışıyoruz.
Küçük Oteller Derneği'nin şu an kaç üyesi var. Üye hedefiniz
nedir?
Türkiye’nin 34 farklı destinasyonundan 300’e yakın üyeye
ulaştık. Dernek olarak hızlıca üye sayımızı yükseltmek gibi bir gayemiz hiçbir
zaman olmadı, son derece seçici ve dikkatli davranıyoruz. Küçük Oteller
Derneği; Türkiye’nin standartları en yüksek otellerinin ve aynı kafa yapısına
sahip bireylerinin bir arada olduğu seçkin bir aile. Dolayısıyla bu dokuyu
bozmamak için de son derece özenli davranıyoruz. Sürekli olarak araştırmalar
yapıyoruz, Türkiye’de her gün çok iyi kalitede hizmet veren küçük oteller
açılıyor. Bunların üretim ve misafir odaklı, sürdürülebilir turizmi önemseyen,
dernek ve beraber çalışma bilincine sahip olanlarını filtrelediğimizde, aşağı
yukarı 500 – 600 civarı üyeye ulaşmayı hedefliyoruz diyebiliriz.
Küçük Oteller Derneği'ne üye olmak için sadece küçük otel
olmak yeterli mi?
Tabi ki yeterli değil. Bize gelen başvurularda öncelikle
çeşitli platformlarda o otelin misafir memnuniyetine bakıyoruz, yorumları
inceliyoruz. Belirli bir puanın altını almıyoruz, tüm otellerimiz 10 üzerinden
8 ve üzeri memnuniyet sağlamış durumda. İkinci olarak mutlaka tesisi yerinde
inceleyip ev sahibini ziyaret ediyoruz. Ev sahibinin kar ve rant değil; üretim
ve değer odaklı, sürdürülebilir turizme önem veren bir zihniyette olmasına özen
gösteriyoruz. Ayrıca Alaçatı, Kapadokya gibi üyelerimizin sayıca fazla olduğu
bölgelerde dernek temsilcilerimiz de bizi yönlendirebiliyor. Kısacası biz
Türkiye’nin her tarafında bireyleri bulunan kocaman bir aileyiz ve bu dokuyu
bozmamak için oldukça seçici davranıyoruz. Senede bir defa Küçük Oteller
Buluşması düzenliyoruz ve tüm üyelerimiz bir araya geliyor; orada birbirini hiç
tanımayan otelcilerin bile sanki yıllardır dostlarmış gibi hissetmesi, bizim
doğru bir kitle ve homojen bir grup oluşturduğumuzu gösteriyor.
Son yıllarda küçük otellere olan ilgide bir artış söz
konusuydu. Bu ilgi artmaya devam ediyor mu?
Dünyadaki trendleri incelediğimizde küçük otellere olan
ilginin geçtiğimiz yıllarda arttığını ve önümüzdeki dönemde de ivmelenerek
artacağını gözlemliyoruz. Biz küçük otelleri bilgi toplumunun otel tipi olarak
tanımlıyoruz. Dünya artık sanayi toplumundan bilgi toplumuna geçti. Sanayi
toplumunu temsil eden çok odalı zincir oteller de artık güncelliklerini
yitirmiş durumdalar. Karşımızda yeni bir nesil var ve o neslin ihtiyaçlarıyla,
kullanım alışkanlıklarıyla, davranış biçimiyle en iyi örtüşenin küçük otel
modeli olduğu tüm dünyada görülüyor. Dolayısıyla ilgi; önümüzdeki yıllarda da
katlanarak artmaya devam edecektir.
İnsanlar neden küçük otelleri tercih ediyor veya etmeli?
Küçük otel; misafirle iletişimi koparmayan, insana dokunan
otel tipidir. İnsanlar; kendilerini özel hissettikleri, lokal hayattan kopmadan
gerçek bir deneyim yaşadıkları için küçük otellere yöneliyorlar. Sokağın
nabzını tutan, bölgenin dinamiklerini, kültürünü, ve geleneklerini en iyi
yansıtan otel tipi yapısı itibariyle küçük otellerdir. Zincir otellerde bunu
hissetmek mümkün değil, dünyanın neresine giderseniz gidin aynı deneyimi
yaşarsınız. Toplumdan kopuk olmayan ve yerele yakın bir deneyim ancak butik
tarz otellerde mümkündür. İnsanlar hem gittikleri yerin kültürünü yaşayabilmek
için bu otelleri tercih ediyor; hem de bu otellerde oldukça üstün kalitede
samimi bir hizmet alabiliyor.
Küçük oteller doğaya, tarihe ve insana daha saygılı
diyebilir miyiz?
Sürdürülebilir turizm ilkelerine en yakın otel tipidir küçük
oteller. Yerel değerleri ve yerel kültürü korur; doğal ürünleri kullanır,
sürdürülebilirliğe yatırım yapar. İçerisinde bulunduğu doğa ile, sokak ile iç
içedir ve zaten temelini de bundan alır; asli sermayesidir bu değerler.
Küçük Oteller Derneği'nin kurucusunuz. Bu derneği kurarken
ilk amacınız neydi?
Küçük Oteller Derneği bir arama toplantısı ile kuruldu.
Türkiye’nin pek çok bölgesinden sektör temsilcileri bir araya gelerek küçük
otellerin ihtiyaçlarını tespit etti ve bu ihtiyaçları karşılamak üzere bir
birlik oluştu. Ölçek ekonomisinden ötürü bu oteller insan kaynakları, satış,
pazarlama, pr, eğitim vb her türlü alanda profesyonel hizmete ulaşmakta sıkıntı
yaşıyorlar ve bu sıkıntılara çözüm olarak bu derneği kurduk.
Küçük otelleri tercih eden profili değerlendirir misiniz?
Çok gezen, araştıran, interneti oldukça yoğun olarak
kullanan, kendi tatil programını bireysel olarak kendisi yapan bir profil küçük
otellere yöneliyor. Gittiği şehrin dokusunu, tarihini, yerel kültürünü
keşfetmek isteyen ve yeni bir deneyim yaşamak isteyen özellikle 25-50 yaş
arasında, yaratıcı sektörlerde çalışan bireylerden yoğun olarak talep alıyoruz.
Küçük oteller kalite standartlarını yakalayabiliyor mu? Bu
konuda Küçük Oteller Derneği'ne tür çalışmalar yapıyor?
Kalite standartlarını yakalama konusunda ne yazık ki
karşımıza yine ölçek problemi çıkıyor. Küçük otellerin bunu aşmak için bir
takım birliklerle, dernek ve kuruluşlarla bir arada hareket etmesi bu nedenle
önemli. Dernek olarak ortak tedarik sisteminden tutun, sürekli olarak eğitim
toplantılarına, yerel örgütlenmeler ile oteller arasındaki dayanışma ve
iletişimi artırmaya uzanan bir sürü çalışma yapıyoruz. Pek çok kurum ve işletme
ile işbirlikleri sağlıyor, bölge bazında projeler gerçekleştiriyoruz.
TourismToday.net